
“Belediyenin toplam personel giderleri, gerçekleşen en son yıl bütçe gelirlerinin Vergi Usul Kanununa göre belirlenecek yeniden değerleme katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak miktarın yüzde otuzunu (% 30’nu) aşamaz.
Yeni personel alımı nedeniyle bu oranın aşılması sebebiyle oluşacak kamu zararı, zararın oluştuğu tarihten itibaren hesaplanacak kanunî faiziyle birlikte belediye başkanından tahsil edilir.” (Belediye Yasası m.49/8)
Yasa şunu anlatmaya çalışıyor :
2025 yılında yapılabilecek maksimum personel gideri,
Bir önceki yıl yani 2024 yılı bütçe gelirleri toplamı (varsayalım ki 500 Milyon TL)
ile
Yeniden Değerleme Oranı (2025 yılında bu oran % 43.93) çarpımı sonucunda bulunan değerin
yani
500 milyon TL x 0,4393 = 219,65 Milyon TL
500 Milyon TL + 219,65 Milyon TL = 719.650.000 TL x 0,30 = 216 Milyon TL’yi aşamaz.
Yasa, kısaca diyor ki personel giderleri toplamı, cari yıl gelirleri toplamının % 30 ‘unu aşamaz.
(Konunun özü anlaşılsın diye basit bir hesaplama yöntemini tercih ettik. Daha ayrıntılı hesaplamalar da yapılmaktadır.)
Mevzuatı yukarıda verdik.
Belediyeler, yasanın bu hükmünü nasıl aşıyorlar/dolanıyorlar biliyor musunuz?
Belediye binalarında kendi personeli yerine yabancı personel (iştirak şirketinde çalışıyor görünen personel ile taşeron firma elemanlarını) çalıştırarak belediye yasasını aşıyorlar veya çevresinden dolanıyorlar.
Ya da aştıkları/dolandıklarını sanıyorlar.
Bizce belediyelerde yabancı personel çalıştırılması belediye yasasının lafzına ve ruhuna aykırıdır.
Belediye iştirak şirketleri de kendi işyerlerinde çalıştırmadığı kişilerin maaşlarını ödeyemezler. Aslında bu durum özel şirketler için de geçerlidir.
Düşünsenize bir şirketiniz var, oturduğunuz apartmanın görevlisini şirketinizde çalışıyor gösterip, apartmanınızı temizletiyorsunuz? Olabilir mi, böyle bir şey?
Diyelim ki, belediye binasında çalışırken, iştirak şirketi personeli bir iş kazası geçirdi!!!
Doğan/doğacak maddi ve manevi tazminatı belediye mi yoksa iştirak şirketi ve/veya taşeron şirket mi ödeyecek?
Yaptığımız araştırma sonucunda belediye binasında bir iş kazası gerçekleşirse maddi ve manevi tazminatı belediyeler ödeyecektir.
Belediyeler, başka bir şirket personelinin oluşan/oluşacak maddi ve manevi tazminatını nasıl ödeyebilirler?
Belediye yasası son derece açık hükümler içermektedir.
Belediyelerde sözleşmeli ve işçi statüsü ile bir de memur statüsünde personel çalıştırılabilir!!!
İştirak şirketi personeli ve/veya taşeron şirket elemanlarının belediyelerde çalıştırılması (bizce) mevzuatın pek de cevaz verdiği bir husus değildir.
Belediyeler, tabi oldukları 5393 sayılı Belediye Yasasının çevresinden dolanarak böyle dolaylı yöntemler kullansa da belediye binalarında çalıştırılan iştirak şirketi personeli ve/veya taşeron şirket personeli için yapılacak her türlü ödeme belediye için personel gideridir.
Belediye Yasasının personel giderleri ile ilgili hükmü ise son derece açık olup belediyelerin bu hükme uygun davranması gerekir.
Toplam gelirlerinin en fazla % 30’unu personel gideri, kalan % 70’ini ise belediyelerin asıl varlık sebebi olan imar, su ve kanalizasyon, ulaşım gibi alt yapı; coğrafi ve kent bilgi sistemleri; çevre ve çevre sağlığı, temizlik ve katı atık; zabıta, itfaiye , acil yardım, kurtarma ve ambulans; şehir içi trafik; defin ve mezarlıklar; park ve yeşil alanlar; konut; kültür ve sanat, turizm ve tanıtım, gençlik ve spor, sosyal hizmet ve yardım, nikah, meslek ve beceri kazandırma, ekonomi ve ticaretin geliştirilmesi hizmetlerinin yapılması veya yaptırılmasında kullanması gerekir.
Toplam gelirin % 30’nun personel, kalan % 70’nin ise belediyecilik hizmetlerine yönelik belde halkı için harcanması kurumsal yönetim ilkelerine de uygun bir davranış olacaktır.
Belediyelerin sadece personele maaş ödeyip diğer belediyecilik hizmetlerini yerine getirmemesi akla, mantığa ve hukuka aykırı olacaktır.
İbrahim Naki AVŞAR (14.1.2025) İzmir