1. Haberler
  2. Genel
  3. KİTLE (LER) PSİKOLOJİSİ

KİTLE (LER) PSİKOLOJİSİ

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

“KİTLE (LER) PSİKOLOJİSİ

Kitle sözcüğü, basit anlamıyla, milliyeti, mesleği veya cinsiyeti ve aynı zamanda onları bir araya getiren rastlantılar ne olursa olsun bir araya gelen bir bireyler topluluğudur.

Psikolojik açıdan, kitle ifadesi, bambaşka bir anlam kazanır. Belirli bazı durumlarda ve sadece  bu durumlarda, bir insan kalabalığı bu kalabalığı oluşturan HER BİREYDEN ÇOK FARKLI YENİ ÖZELLİKLERE SAHİP OLUR.  BİLİNÇLİ KİŞİSELLİK ORTADAN KALKAR, her bireyin duyguları ve düşünceleri aynı istikamete yönelir.

Kitleyi oluşturan bireyler, kim olurlarsa olsunlar, yaşam biçimleri, meşguliyetleri, karakterleri veya zeka seviyeleri  benzer olsun veya olmasın, sırf kitleye  dönüşmüş oldukları için, her birinin yalıtık bireyken hissettiği, düşündüğü ve davrandığından  tümüyle farklı  bir biçimde hissetmesine, düşünmesine ve  davranmasına yol açan bir çeşit KOLLEKTİF RUHA SAHİP OLUR. Yalnızca, kitle içindeki bireylerde ortaya çıkan  ve eyleme dönüşen düşünceler ve duygular vardır.

Kolektif ruhta, bireylerin düşünsel yetenekleri ve sonuç olarak da bireysellikleri ortadan kalkar. Heterojen, homojen içinde boğulur ve BİLİNÇ DIŞI NİTELİKLER BASKIN HALE GELİR.

Kitlelerin, üst düzey bir zeka gerektiren işleri neden asla başaramadığını bize açıklayan, işte bu sıradan niteliklerin ortak hale gelmesi olgusudur. Seçkin ama farklı uzmanlıklara sahip bir insan topluluğunun aldığı geneli ilgilendiren kararlar, bir aptallar topluluğunun alacağı  kararlardan gözle görülür biçimde üstün değildir. Aslında yapabildikleri sadece, herkesin sahip olduğu bu ortalama nitelikleri  paylaşmaktan ibarettir. KİTLELERİN İÇİNDE BİRİKEN AKLISELİM DEĞİL APTALLIKTIR.

Her kitlede her duygu, her eylem bulaşıcıdır. Ve öylesine bulaşıcıdır ki birey, kişisel çıkarını  kolektif çıkara kolayca feda eder. Bunu yapmak insanın doğasına çok aykırıdır; insan ancak ve ancak bir kitlenin parçası olduğu zaman bu fedakârlığı yapabilir.

Kitle içindeki bireylerde TELKİNE YATKINLIK eğilimi ortaya çıkar. (HİPNOZ ETKİSİ)

Hipnoz etkisine giren kişide  beyinsel yaşam felce uğradığından, bu kişi hipnozcunun  keyfine göre yönlendirdiği, omuriliğinin tüm bilinç dışı etkilerinin kölesi haline gelir. BİLİNÇLİ KİŞİLİK ORTADAN KALKAR, İRADE VE MUHAKEME YETENEĞİ KAYBOLUR. O zaman duygular ve düşünceler hipnozcu tarafından belirlenen istikamete yönlendirilir.

Bir telkinin etkisi altında birey, karşı konulamaz bir ÇOŞKUYLA bazı eylemleri gerçekleştirmeye  atılır.

Kitle içindeki, telkine direnecek kadar KİŞİLİK SAHİBİ OLAN BİREYLERİN SAYISI, AKINTIYA KARŞI KOYAMAYACAK KADAR AZDIR.

Bilinçli kişiliğin ortadan kalkması; bilinçdışı  kişiliğin baskın hale gelmesi; duyguların ve düşüncelerin telkini ve bulaşması yoluyla aynı istikamete yönelme; telkin edilen düşünceleri hemen eyleme dönüştürme  eğilimi; tüm bunlar kitle içindeki bireyin temel özellikleridir. O artık kendisi değildir, iradesinin yol göstermediği  bir otomat haline gelmiştir.

Bu durumda, SIRF BİR KİTLENİN PARÇASI OLDUĞU İÇİN, İNSAN UYGARLIK MERDİVENİNDEN BİRKAÇ BASAMAK AŞAĞIYA İNER. YALITIK OLDUĞU ZAMAN  BELKİ DE KÜLTÜRLÜ BİR BİREYDİR; KİTLE İÇİNDE İSE BİR BARBAR, İÇGÜDÜLERİYLE HAREKET EDEN BİR YARATIKTIR.

Duyguları konusunda aşırı olan kitle, sadece aşırı duygulardan etkilenir. Kitleyi cezbetmek isteyen konuşmacı, şiddet içeren ifadeler kullanmalıdır. ABARTMAK, İDDİA ETMEK, TEKRARLAMAK VE BİR ŞEYİ MUHAKEME YOLUYLA GÖSTERMEYE ASLA ÇALIŞMAMAK, MİTİNGLERDE KONUŞMACILARIN EN BİLİNEN KANITLAMA YÖNTEMLERİDİR.

Kitleler her zaman bilinç dışı davranır. Tüm eylemlerimizde bilinçdışının payı sonsuzdur, aklın payı ise çok küçüktür.

Akıl yürütme konusunda çok yetenekli olmayan kitlelerin, bunun tersine eylem konusunda çok yetenekli olduğu görülür.

Şimdiye kadar uygarlıkları yaratan ve onlara kılavuzluk edenler asla kitleler olmamıştır, küçük bir entelektüel aristokrasi olmuştur. Kitlelerin, güçleri yalnızca yıkmaya yöneliktir. Egemenlikleri, her zaman bir barbarlık evresini temsil eder.

Bir uygarlık

-değişmez kurallar,

-disiplin,

-içgüdüselden rasyonele geçiş,

-gelecek öngörüsü ve

-yüksek bir kültür seviyesi

gerektirir.

Bunlar, kitlelerin gerçekleştirmeye kesinlikle yetersiz oldukları koşullardır.  Sırf yıkıcı olan  güçleriyle kitleler, zayıf düşmüş bedenlerin veya kadavraların çürümesini başlatan o mikroplar gibi hareket ederler.  Bir uygarlığın temeli çürüdüğü zaman, o uygarlığı yıkıma götüren kitlelerdir.

Kitlelerin psikolojisine biraz derinlemesine bakılırsa, yasaların ve kurumların, onlar üzerinde ne derece az etkili oldukları; katıksız teorik hakkaniyetten türemiş kurallarla değil, yalnızca ONLARI ETKİLEYEN VE CEZBEDEN ŞEYİ BULMAYA ÇALIŞARAK YÖNLENDİRİLEBİLDİKLERİ GÖRÜLÜR.

Psikolojik kitlelerin hususi özellikleri

-Kitleleri oluşturan bireylerin düşünce ve duygularının aynı istikamete yönelmesi ve kendi kişiselliklerinden sıyrılmaları,

-KİTLEYE HAKİM OLAN HER ZAMAN BİLİNÇDIŞIDIR,

-BEYİNSEL ETKİNLİĞİNİN ORTADAN KALKMASI VE OMURİLİKSEL ETKİNLİĞİN BASKINLIĞI,

-ZEKANIN AZALMASI ve duyguların bütünüyle dönüşmesi,

-Dönüşen duygular, kitleyi oluşturan bireylerin duygularından daha iyi veya daha kötü olabilir,

-Dönüşen duygular, kitleyi oluşturan bireylerin duygularından daha iyi veya daha kötü olabilir.

Kitleler akıl yürütemezler, akıl yürütmelerle etki altına alınamazlar.

Kitlelerin düşünme ve akıl yürütme yetenekleri yoktur.”

GUSTAVE LE BON

53
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
KİTLE (LER) PSİKOLOJİSİ
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

İzmir Kaktüsü ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!